27 Ağustos 2013 Salı

Hadi Bismillah

  yaklaşık beş milyar yıldır hiç durmadan dönen şu küre-i arzda belki de beş dakikalığına, istasyona beş kala'da ilk blogumu oluşturuyorum. evet arkadaşlar bu benim yazı hayatında ilk adımlarım. umarım beni aranıza kabul edersiniz. heyecanlı mıyım, değilim. nasıl yazılacağını biliyor muyum, bilmiyorum. hayır bilmiyorum. beğenilme amacım var mı. o da yok. 'ne demeye yazıyon la o zaman' diyebilirsiniz.
   bütün bu sorulara şöyle bir cevap verip yazıma devam etmek istiyorum. sosyal yaşamda olan insanların hayatları sürekli bir döngü halindedir. zaman olur sevinirler, zaman olur üzülür, zaman olur düşünür gibi, mesela şu anda karşımdaki üç kişi farklı, bilmiyorum belki de üçü de farklı alemlerde, bir amca da şimdi yanımızdan geçti. pek uzattım galiba dedim ya pek bilmiyorum. akışına geldiği gibi yazıyorum şu an. her ne ise işte insan bir olayla karşılaşıp bu duygularını hep içeri atarsa bu bir gün patlar. bence bazı hastalıklar psikolojik olur derler ya. hah işte bir nedeni de bu olabilir. üzüntü de olsa sevinç de olsa insan bir şekilde bunu dışarı çıkarmalıdır. ya taşa yaz, ya toprağa yaz, ya gel bloga yaz, ya birine anlat veya kimseyi bulamadıysan avuçlarını aç allah'a yalvar. aslında doğrusu en başında allah'a ismiyle başlayıp, onun her şeyi gördüğünü bilip, ondan bizi doğru yola iletmesini dilemeliyiz, en doğrusu da budur bence. kur'an'a ve islam'a en iyi nerede hizmet edebileceksek bizi orada istihdam etmesini dilemeliyiz.
   evet sevgili OKUYUCU arkadaşlar daha çok şey yazmak isterim ama şimdilik kısa keselim. dediğim gibi bu benim ilk yazım fazla da uzatmayalım. bismillah deyip tekrar işimize dönelim. hadi bismillah...

26 Ağustos 2013 Pazartesi

Ford Taunus

senin kadar bile sevmediğim şu suskun ford taunus
ceketimin cebinde unuttuğum üsküdar
saçlarında bıraktığım nisyan
ve her viyadükte vivaldi’yle isyan, isyan

ne zor imtihan, zindanda pencereye bakmamak yasağım
ne uzun karanlık, dünyanın merkezinde ufacık cehennem
radyo bozuk, bu yüzden
senin kadar bile günahkar değil şu aksi ford taunus

bu çöl topyekün eriyip cam olacak, ademoğlu toprak
bu kadar ceset nereye aktı nereye akacak bu ölü su
şu koltuk kaç pederi öldürmüştür kravatı gevşek
senin kadar bile korkak değil şu cani ford taunus

şu sandalyedeki adamı da amerika güneşte kurutmuş
iş başa düştü tepemde güneş önümde ölü kurusu
üstü kalacak elbet, bu şekilde gideceğiz dünyadan
senin kadar bile emin değil şu fani ford taunus

yoksun ve yoksun, evde sardunya çölde kaktüssün
senin kadar bile yeşil değil şu haki ford taunus



(aralık 2012)