22 Mart 2012 Perşembe

Minimalist Dualar

Çok hızlı oluyor herşey. Yetişemiyorum.
Aramızda üçyüz kilometre var.
-Nefes nefeseyim.
-Daha dün yanımdaydın.

Oturdum istasyonda bi banka. Gelen her trenden senin inişini hayal ettim. Sağa sola şaşkın bakışmalarını, göz göze gelmemizi, benim ayağa kalkmamı ve valizini elinden düşürüşünü.
Evet antiklişeciyim ama bu gün,
biraz daha az.

Sence ne olabilir ki?
İmkansız biraz zamanımı alırdı eskiden. Çünkü artık yaşlandım galiba. Olmuyor. Birşeyler sinmiyor. Heralde üçyüz kilometre daha gideceğim.

Sana beyaz çok yakışıyor. Artık farklı istasyonlarda farklı montlar giymelisin. Galiba inadı bırakıp söylemek gerek:
"Montun beyazı en çok sana yakışıyor."

Avuttum kendimi.
Haklı olarak,
Yoksa inan çıldırabilirdim.
Tamam, tamam!
Sensin.
Benim suçlu, evet!
Aylin, biraz daha konuşursan Allah ya sana verecek ya bana.
N'olur bırak da azap çeksin vicdanım.

-Masum göstersene bana.
Al yine yine avuttum kendimi
Durduracak değilim.

Yorgun ve bitkin üçyüz kilometre,
Alırım Allah büyüktür elbet.